Translation meaning & definition of the word "chauffeur" into Turkish language

noun

1. A man paid to drive a privately owned car

synonym:
• chauffeur

1. Bir adam özel bir araba kullanmak için para ödedi

eşanlamlı:
• şoför

verb

1. Drive someone in a vehicle

synonym:
• drive around
,
• chauffeur

1. Birini arabaya bindirmek

eşanlamlı:
• dolaşmak
,
• şoför

Examples of using

Before Tom became Mary's chauffeur, he was John's chauffeur.

Tom Mary'nin şoförü olmadan önce John'un şoförüydü.

Tom is the only chauffeur that Mary has ever had.

Tom Mary'nin şu ana kadar sahip olduğu tek şofördü.

Tom has been working as Mary's chauffeur for years.

Tom yıllardır Mary'nin şoförü olarak çalışmaktadır.

Tom is Mary's chauffeur.

Tom Mary'nin şoförüdür.

Tom is a chauffeur.

Tom bir şoför.

Tom had his chauffeur drive Mary to the airport.

Tom, Mary'yi şoförü ile havaalanına gönderdi.

Tom's chauffeur opened the limousine's door for Mary.

Tom'un sürücüsü limuzinin kapısını Mary için açtı.

Tom had his chauffeur drive him to the theater.

Şoförü Tom'u tiyatroya bıraktı.

A chauffeur sat in front.

Bir sürücü ön koltukta oturdu.