Translation meaning & definition of the word "chatter" into Turkish language
Türk diline "sohbet" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Chatter
[Gıcırdatmak]noun
1. Noisy talk
- synonym:
- yak ,
- yack ,
- yakety-yak ,
- chatter ,
- cackle
1. Gürültülü konuşma
- eşanlamlı:
- yak ,
- harfi ,
- yakety-yak ,
- gevezelik etmek ,
- kahkaha
2. The rapid series of noises made by the parts of a machine
- synonym:
- chatter ,
- chattering
2. Bir makinenin parçaları tarafından yapılan hızlı ses serisi
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek ,
- geveze
3. The high-pitched continuing noise made by animals (birds or monkeys)
- synonym:
- chatter ,
- chattering
3. Hayvanlar (kuşlar veya maymunlar) tarafından yapılan yüksek perdeli sürekli gürültü
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek ,
- geveze
verb
1. Click repeatedly or uncontrollably
- "Chattering teeth"
- synonym:
- chatter ,
- click
1. Tekrar tekrar veya kontrolsüz olarak tıklayın
- "Diş değiştirme"
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek ,
- tıkırdatmak
2. Cut unevenly with a chattering tool
- synonym:
- chatter
2. Bir gevezelik aracıyla düzensiz kesin
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek
3. Talk socially without exchanging too much information
- "The men were sitting in the cafe and shooting the breeze"
- synonym:
- chew the fat ,
- shoot the breeze ,
- chat ,
- confabulate ,
- confab ,
- chitchat ,
- chit-chat ,
- chatter ,
- chaffer ,
- natter ,
- gossip ,
- jaw ,
- claver ,
- visit
3. Çok fazla bilgi alışverişi yapmadan sosyal olarak konuşun
- "Adamlar kafede oturuyor ve esintiyi vuruyorlardı"
- eşanlamlı:
- çene çalmak ,
- esintiyi esintiye çekmek ,
- sohbet ,
- konfabulasyon yapmak ,
- gevezelik etmek ,
- çekişmek ,
- yüzmek ,
- çene ,
- şakşakçı ,
- ziyaret
4. Speak (about unimportant matters) rapidly and incessantly
- synonym:
- chatter ,
- piffle ,
- palaver ,
- prate ,
- tittle-tattle ,
- twaddle ,
- clack ,
- maunder ,
- prattle ,
- blab ,
- gibber ,
- tattle ,
- blabber ,
- gabble
4. Hızlı ve sürekli olarak konuşun (önemsiz konular hakkında)
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek ,
- iğne ,
- pohpohlamak ,
- göğüs boğması ,
- zırva ,
- klape ,
- dövmek ,
- boşboğaz ,
- sakatlamak ,
- pataklamak ,
- gevezelik
5. Make noise as if chattering away
- "The magpies were chattering in the trees"
- synonym:
- chatter
5. Gevezelik ediyormuş gibi gürültü yapın
- "Sahtalar ağaçlarda gevezelik ediyorlardı"
- eşanlamlı:
- gevezelik etmek