Translation meaning & definition of the word "char" into Turkish language
Türk diline "char" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Char
[Kömürleşmek]/ʧɑr/
noun
1. A charred substance
- synonym:
- char
1. Kömürleşmiş bir madde
- eşanlamlı:
- kömürleşmek
2. A human female employed to do housework
- "The char will clean the carpet"
- "I have a woman who comes in four hours a day while i write"
- synonym:
- charwoman ,
- char ,
- cleaning woman ,
- cleaning lady ,
- woman
2. Ev işi yapmak için çalışan bir kadın
- "Char halıyı temizleyecek"
- "Ben yazarken günde dört saat gelen bir kadın var"
- eşanlamlı:
- gündelikçi kadın ,
- kömürleşmek ,
- temizlikçi kadın ,
- kadın
3. Any of several small trout-like fish of the genus salvelinus
- synonym:
- char ,
- charr
3. Salvelinus cinsinden birkaç küçük alabalık benzeri balıktan herhangi biri
- eşanlamlı:
- kömürleşmek ,
- charr
verb
1. Burn to charcoal
- "Without a drenching rain, the forest fire will char everything"
- synonym:
- char ,
- coal
1. Kömüre ateş etmek
- "Saldıran bir yağmur olmadan, orman yangını her şeyi aydınlatacak"
- eşanlamlı:
- kömürleşmek ,
- kömür
2. Burn slightly and superficially so as to affect color
- "The cook blackened the chicken breast"
- "The fire charred the ceiling above the mantelpiece"
- "The flames scorched the ceiling"
- synonym:
- char ,
- blacken ,
- sear ,
- scorch
2. Rengi etkilemek için hafifçe ve yüzeysel olarak yanmak
- "Aşçı tavuk göğsünü kararttı"
- "Ateş, şöminenin üstündeki tavanı yaktı"
- "Alevler tavanı yaktı"
- eşanlamlı:
- kömürleşmek ,
- siyahlatmak ,
- alazlamak ,
- kavurmak