Translation meaning & definition of the word "cake" into Turkish language

noun

1. A block of solid substance (such as soap or wax)

• "A bar of chocolate"

synonym:
• cake
,
• bar

1. Bir katı madde bloğu (sabun veya balmumu gibi)

• "Bir kalıp çikolata"

eşanlamlı:
• kek
,
• bar

2. Small flat mass of chopped food

synonym:
• patty
,
• cake

2. Küçük düz kıyılmış yiyecek kütlesi

eşanlamlı:
• mantı
,
• kek

3. Baked goods made from or based on a mixture of flour, sugar, eggs, and fat

synonym:
• cake

3. Un, şeker, yumurta ve yağ karışımından yapılan veya bunlara dayanan fırınlanmış ürünler

eşanlamlı:
• kek

verb

1. Form a coat over

• "Dirt had coated her face"

synonym:
• coat
,
• cake

1. Bir palto yapmak

• "Dirt yüzünü kaplamıştı"

eşanlamlı:
• kaput
,
• kek

Examples of using

Tom offered Mary a slice of cake.

Tom Mary'ye bir dilim pasta sundu.

Tom didn't want any cake.

Tom herhangi bir pasta istemedi.

Tom blew out the candles on the cake.

Tom pasta üzerindeki mumları söndürdü.

Tom blew out the candles on the cake.

Tom pasta üzerindeki mumları üfledi.

Tom and Mary ate the whole cake by themselves.

Tom ve Mary tek başlarına bütün pastayı yediler.

We're still waiting for the wedding cake to be delivered.

Hâlâ düğün pastasının dağıtılmasını bekliyoruz.

Tom put on oven mitts and took the cake out of the oven.

Tom fırın eldivenlerini giydi ve pastayı fırından çıkardı.

How much longer do you think it'll be until the cake is ready to come out of the oven?

Pasta fırından çıkmaya hazır oluncaya kadar daha ne kadar süreceğini düşünüyorsun?

I want a piece of cake.

Bir parça pasta istiyorum.

I want a piece of cake.

Bir parça kek istiyorum.

I've baked a cake for you.

Senin için bir kek pişirdim.

I've got a cake in the oven.

Fırında bir pastam var.

You want another slice of cake?

Sen başka bir kek dilimi mi istiyorsun?

Can I eat this cake?

Bu pastayı yiyebilir miyim?

Have some cake.

Biraz kek al.

He made me a cake.

Bana bir kek yaptı

Thanks for the cake.

Pasta için teşekkürler.

Is the cake ready?

Pasta hazır mı?

Tom ate the last piece of cake.

Son kek dilimini Tom yedi.

The last piece of cake was eaten by Tom.

Son kek parçası Tom tarafından yendi.