Translation meaning & definition of the word "bury" into Turkish language
Türk diline "bury" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bury
[Gömmek]/bɛri/
verb
1. Cover from sight
- "Afghani women buried under their burkas"
- synonym:
- bury
1. Göz önünden kapatmak
- "Afgan kadınları burkalarının altına gömüldü"
- eşanlamlı:
- gömmek
2. Place in a grave or tomb
- "Stalin was buried behind the kremlin wall on red square"
- "The pharaohs were entombed in the pyramids"
- "My grandfather was laid to rest last sunday"
- synonym:
- bury ,
- entomb ,
- inhume ,
- inter ,
- lay to rest
2. Bir mezar veya mezarda yer
- "Stalin, kızıl meydan'daki kremlin duvarının arkasına gömüldü"
- "Firavunlar piramitlere gömüldü"
- "Büyükbabam geçen pazar dinlenmek için yatırıldı"
- eşanlamlı:
- gömmek ,
- arası ,
- dinlendirmek
3. Place in the earth and cover with soil
- "They buried the stolen goods"
- synonym:
- bury
3. Toprağa yerleştirin ve toprakla örtün
- "Çalınan malları gömdüler"
- eşanlamlı:
- gömmek
4. Enclose or envelop completely, as if by swallowing
- "The huge waves swallowed the small boat and it sank shortly thereafter"
- synonym:
- immerse ,
- swallow ,
- swallow up ,
- bury ,
- eat up
4. Yutarak sanki tamamen sarın veya sarın
- "Büyük dalgalar küçük tekneyi yuttu ve kısa bir süre sonra battı"
- eşanlamlı:
- batırmak ,
- yutmak ,
- gömmek ,
- yiyip bitirmek
5. Embed deeply
- "She sank her fingers into the soft sand"
- "He buried his head in her lap"
- synonym:
- bury ,
- sink
5. Derinlemesine gömmek
- "Parmaklarını yumuşak kuma batırdı"
- "Kafasını kucağına gömdü"
- eşanlamlı:
- gömmek ,
- lavabo
6. Dismiss from the mind
- Stop remembering
- "I tried to bury these unpleasant memories"
- synonym:
- forget ,
- bury
6. Kafasından çıkarmak
- Hatırlamayı bırak
- "Bu hoş olmayan anıları gömmeye çalıştım"
- eşanlamlı:
- unutmak ,
- gömmek
Examples of using
What did you bury?
Ne gömdün?
We'll bury it.
Onu gömeceğiz.
You can't bury the truth.
Gerçeği saklayamazsın.