Translation meaning & definition of the word "bulletproof" into Turkish language
Türk diline "kurşun geçirmez" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bulletproof
[Kurşun geçirmez]/bʊlətpruf/
verb
1. Make bulletproof
- "Bulletproof the car"
- synonym:
- bulletproof
1. Kurşun geçirmez yapmak
- "Arabayı kurşun geçirmez"
- eşanlamlı:
- kurşun geçirmez
adjective
1. Without flaws or loopholes
- "An ironclad contract"
- "A watertight alibi"
- "A bulletproof argument"
- synonym:
- unassailable ,
- unshakable ,
- watertight ,
- bulletproof
1. Kusurlar veya boşluklar olmadan
- "İronklad sözleşmesi"
- "Su geçirmez bir mazeret"
- "Kurşun geçirmez bir argüman"
- eşanlamlı:
- itiraz edilemez ,
- sarsılmaz ,
- su geçirmez ,
- kurşun geçirmez
2. Not penetrable by bullets
- "Bulletproof glass"
- "Bulletproof vest"
- synonym:
- bulletproof
2. Mermilerden nüfuz edilemez
- "Kurşun geçirmez cam"
- "Kurşun geçirmez yelek"
- eşanlamlı:
- kurşun geçirmez
Examples of using
Tom was wearing a bulletproof vest, so the bullet didn't kill him.
Tom kurşungeçirmez bir yelek giymişti bu yüzden kurşun onu öldürmedi.
The police officer wore a bulletproof vest.
Polis memuru bir kurşun geçirmez yelek giydi.