Translation meaning & definition of the word "buffet" into Turkish language
Türk diline "büfe" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Buffet
[Büfe]/bəfət/
noun
1. A piece of furniture that stands at the side of a dining room
- Has shelves and drawers
- synonym:
- buffet ,
- counter ,
- sideboard
1. Bir yemek odasının yanında duran bir mobilya parçası
- Rafları ve çekmeceleri vardır
- eşanlamlı:
- büfe ,
- kontuar
2. A meal set out on a buffet at which guests help themselves
- synonym:
- buffet
2. Konukların kendilerine yardım ettiği bir büfede yemek
- eşanlamlı:
- büfe
3. Usually inexpensive bar
- synonym:
- snack bar ,
- snack counter ,
- buffet
3. Genellikle ucuz bar
- eşanlamlı:
- snack bar ,
- atıştırmalık sayacı ,
- büfe
verb
1. Strike against forcefully
- "Winds buffeted the tent"
- synonym:
- buffet ,
- knock about ,
- batter
1. Zorla çarpmak
- "Rüzgarlar çadırı büfeledi"
- eşanlamlı:
- büfe ,
- çarpmak ,
- dövmek
2. Strike, beat repeatedly
- "The wind buffeted him"
- synonym:
- buffet ,
- buff
2. Vur, defalarca döv
- "Rüzgâr onu darmadağın etti"
- eşanlamlı:
- büfe ,
- hasta
Examples of using
Two for the lunch buffet, please.
İki kişilik açık büfe öğle yemeği, lütfen.