Translation meaning & definition of the word "brimming" into Turkish language
Türk diline "parlamak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Brimming
[Yırtmak]/brɪmɪŋ/
adjective
1. Filled to capacity
- "A brimful cup"
- "I am brimful of chowder"
- "A child brimming over with curiosity"
- "Eyes brimming with tears"
- synonym:
- brimful ,
- brimfull ,
- brimming
1. Kapasitesi doldurulmuş
- "Küçük bir fincan"
- "Ben kundak doluyum"
- "Meraklı bir şekilde dolu bir çocuk"
- "Gözyaşlarıyla dolu gözler"
- eşanlamlı:
- sinirli ,
- ağzına kadar ,
- süsleme