Translation meaning & definition of the word "bribe" into Turkish language
Türk diline "rüşvet" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bribe
[Rüşvet]/braɪb/
noun
1. Payment made to a person in a position of trust to corrupt his judgment
- synonym:
- bribe ,
- payoff
1. Kararını bozmak için güven konumunda olan bir kişiye yapılan ödeme
- eşanlamlı:
- rüşvet ,
- ödeme
verb
1. Make illegal payments to in exchange for favors or influence
- "This judge can be bought"
- synonym:
- bribe ,
- corrupt ,
- buy ,
- grease one's palms
1. İyilik veya etki karşılığında yasadışı ödemeler yapın
- "Bu yargıç satın alınabilir"
- eşanlamlı:
- rüşvet ,
- bozulmuş ,
- satın almak ,
- birinin avuçlarını yağlayın
Examples of using
Tom admitted he had accepted a bribe.
Tom rüşvet aldığını itiraf etti.
Are you attempting to bribe me?
Bana rüşvet vermeye mi kalkışıyorsun?
Did Tom bribe Mary?
Tom Mary'ye rüşvet verdi mi?