Translation meaning & definition of the word "bowed" into Turkish language
Türk diline "bowed" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bowed
[Eğilmiş]/baʊd/
adjective
1. Of a stringed instrument
- Sounded by stroking with a bow
- synonym:
- bowed
1. Telli bir enstrüman
- Bir yay ile okşayarak seslendi
- eşanlamlı:
- eğri
2. Forming or resembling an arch
- "An arched ceiling"
- synonym:
- arced ,
- arched ,
- arching ,
- arciform ,
- arcuate ,
- bowed
2. Bir kemer oluşturan veya andıran
- "Kemerli bir tavan"
- eşanlamlı:
- çıkık ,
- kemerli ,
- kemer ,
- ark şeklinde ,
- kavisli ,
- eğri
3. Have legs that curve outward at the knees
- synonym:
- bandy ,
- bandy-legged ,
- bowed ,
- bowleg ,
- bowlegged
3. Dizlerde dışa doğru kıvrılmış bacaklara sahip olun
- eşanlamlı:
- atkı ,
- bağbacak ,
- eğri ,
- leğen ,
- bacaklı
4. Showing an excessively deferential manner
- synonym:
- bowed ,
- bowing
4. Aşırı derecede saygılı bir şekilde gösterilmesi
- eşanlamlı:
- eğri ,
- boyun
Examples of using
Tom bowed to me as he left the room.
Tom odadan ayrılırken beni selamladı.
Tom bowed to his teacher.
Tom öğretmenini selamladı.
Tom bowed his head.
Tom başıyla selamladı.