Translation meaning & definition of the word "bold" into Turkish language
Türk diline "cesur" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bold
[Cüretli]/boʊld/
noun
1. A typeface with thick heavy lines
- synonym:
- boldface ,
- bold face ,
- bold
1. Kalın ağır çizgilere sahip bir yazı tipi
- eşanlamlı:
- kalın harf ,
- kalın yüz ,
- cesur
adjective
1. Fearless and daring
- "Bold settlers on some foreign shore"
- "A bold speech"
- "A bold adventure"
- synonym:
- bold
1. Korkusuz ve cüretkar
- "Yabancı kıyıdaki cesur yerleşimciler"
- "Cesur bir konuşma"
- "Cesur bir macera"
- eşanlamlı:
- cesur
2. Clear and distinct
- "Bold handwriting"
- "A figure carved in bold relief"
- "A bold design"
- synonym:
- bold
2. Açık ve belirgin
- "Cesur el yazısı"
- "Cesur kabartmaya oyulmuş bir figür"
- "Cesur bir tasarım"
- eşanlamlı:
- cesur
3. Very steep
- Having a prominent and almost vertical front
- "A bluff headland"
- "Where the bold chalk cliffs of england rise"
- "A sheer descent of rock"
- synonym:
- bluff ,
- bold ,
- sheer
3. Çok dik
- Belirgin ve neredeyse dikey bir cepheye sahip olmak
- "Bir blöf vatanı"
- "İngiltere'nin cesur tebeşir uçurumlarının yükseldiği yer"
- "Sadece bir kaya iniş"
- eşanlamlı:
- blöf ,
- cesur ,
- şeffaf
Examples of using
You've got to be bold!
Cesur olmalısın!
We were astonished by his bold attempt.
Onun pervasız hareketine şaşırmıştık.
We need somebody with bold new ideas.
Cesur yeni fikirleri olan birine ihtiyacımız var.