Translation meaning & definition of the word "bloody" into Turkish language
Türk diline "kanlı" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bloody
[Kanlı]/blədi/
verb
1. Cover with blood
- "Bloody your hands"
- synonym:
- bloody
1. Kanla örtmek
- "Ellerini kanlı"
- eşanlamlı:
- kanlı
adjective
1. Having or covered with or accompanied by blood
- "A bloody nose"
- "Your scarf is all bloody"
- "The effects will be violent and probably bloody"
- "A bloody fight"
- synonym:
- bloody
1. Kanla kaplı veya kanla birlikte
- "Kanlı bir burun"
- "Eşarpların kanlı"
- "Etkiler şiddetli ve muhtemelen kanlı olacak"
- "Kanlı bir dövüş"
- eşanlamlı:
- kanlı
2. Informal intensifiers
- "What a bally (or blinking) nuisance"
- "A bloody fool"
- "A crashing bore"
- "You flaming idiot"
- synonym:
- bally(a) ,
- blinking(a) ,
- bloody(a) ,
- blooming(a) ,
- crashing(a) ,
- flaming(a) ,
- fucking(a)
2. Gayriresmî yoğunlaştırıcılar
- "Ne bally (veya yanıp sönen) sıkıntı"
- "Kanlı bir aptal"
- "Çarpıcı bir delik"
- "Seni alevli aptal"
- eşanlamlı:
- bally(a) ,
- yanıp sönen(a) ,
- kanlı(a) ,
- blooming(a) ,
- crashing(a) ,
- alevli(a) ,
- fucking(a)
adverb
1. Extremely
- "You are bloody right"
- "Why are you so all-fired aggressive?"
- synonym:
- bloody ,
- damn ,
- all-fired
1. Son derece
- "Haklısın sen"
- "Neden bu kadar agresifsin?"
- eşanlamlı:
- kanlı ,
- lanet etmek ,
- ateşten çıkmış
Examples of using
Tom has a bloody nose.
Tom'un kanayan bir burnu var.
The bloody European conflict was over.
Kanlı Avrupa çatışması bitti.
The battle was fierce and unbelievably bloody.
Savaş şiddetli ve inanılmaz şekilde kanlıydı.