Translation meaning & definition of the word "blister" into Turkish language
Türk diline "blister" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Blister
[Bli̇ster]/blɪstər/
noun
1. A flaw on a surface resulting when an applied substance does not adhere (as an air bubble in a coat of paint)
- synonym:
- blister
1. Uygulanan bir madde yapışmadığında ortaya çıkan bir yüzeydeki bir kusur (bir kat boya içindeki bir hava kabarcığı olarak)
- eşanlamlı:
- kabarcık
2. (botany) a swelling on a plant similar to that on the skin
- synonym:
- blister
2. (botanik) deridekine benzer bir bitkide şişlik
- eşanlamlı:
- kabarcık
3. (pathology) an elevation of the skin filled with serous fluid
- synonym:
- blister ,
- bulla ,
- bleb
3. (patoloji) seröz sıvı ile dolu cildin yükselmesi
- eşanlamlı:
- kabarcık ,
- boğa ,
- lekelemek
verb
1. Get blistered
- "Her feet blistered during the long hike"
- synonym:
- blister ,
- vesicate
1. Kabarmak
- "Uzun yürüyüş sırasında ayakları kabarmıştı"
- eşanlamlı:
- kabarcık ,
- kabartmak
2. Subject to harsh criticism
- "The senator blistered the administration in his speech on friday"
- "The professor scaled the students"
- "Your invectives scorched the community"
- synonym:
- blister ,
- scald ,
- whip
2. Sert eleştiriye tabi
- "Senatör cuma günü yaptığı konuşmada yönetimi kabarttı"
- "Profesör öğrencileri büyüttü"
- "Kurtarıcılarınız toplumu kavurdu"
- eşanlamlı:
- kabarcık ,
- skald ,
- çırpmak
3. Cause blisters to form on
- "The tight shoes and perspiration blistered her feet"
- synonym:
- blister
3. Kabarcıklar oluşmasına neden olur
- "Sıkı ayakkabılar ve terler ayaklarını kabartıyordu"
- eşanlamlı:
- kabarcık