Translation meaning & definition of the word "blinding" into Turkish language
Türk diline "körleme" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Blinding
[Körleştiren]/blaɪndɪŋ/
adjective
1. Shining intensely
- "The blazing sun"
- "Blinding headlights"
- "Dazzling snow"
- "Fulgent patterns of sunlight"
- "The glaring sun"
- synonym:
- blazing ,
- blinding ,
- dazzling ,
- fulgent ,
- glaring ,
- glary
1. Yoğun bir şekilde parlıyor
- "Yanan güneş"
- "Kör farlar" dır"
- "Göz kamaştırıcı kar"
- "Tam güneş ışığı"
- "Göz kamaştırıcı güneş"
- eşanlamlı:
- yanan ,
- körleştiren ,
- göz kamaştırıcı ,
- görkemli ,
- parlak ,
- glay
Examples of using
Love is blinding you.
Aşk seni kör yapıyor.
The bomb exploded with a blinding flash.
Bomba kör edici bir parlamayla patladı.