Translation meaning & definition of the word "blatant" into Turkish language
Türk diline "blatant" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Blatant
[Bariz]/bletənt/
adjective
1. Without any attempt at concealment
- Completely obvious
- "Blatant disregard of the law"
- "A blatant appeal to vanity"
- "A blazing indiscretion"
- synonym:
- blatant ,
- blazing ,
- conspicuous
1. Herhangi bir gizleme girişimi olmadan
- Tamamen açık
- "Yasaları apaçık göz ardı etmek"
- "Kibirliliğe bariz bir itiraz"
- "Yanıltıcı bir kararsızlık"
- eşanlamlı:
- bariz ,
- yanan ,
- göze çarpan
2. Conspicuously and offensively loud
- Given to vehement outcry
- "Blatant radios"
- "A clamorous uproar"
- "Strident demands"
- "A vociferous mob"
- synonym:
- blatant ,
- clamant ,
- clamorous ,
- strident ,
- vociferous
2. Dikkat çekici ve saldırgan bir şekilde yüksek sesle
- Şiddetli haykırışlara verilir
- "Batık radyolar"
- "Kirpiksi bir kargaşa"
- "Gizli talepler"
- "Şaşkın bir mafya"
- eşanlamlı:
- bariz ,
- gürültülü ,
- patırtılı ,
- gıcırtılı ,
- sesli