Translation meaning & definition of the word "blackboard" into Turkish language

noun

1. Sheet of slate

• For writing with chalk

synonym:
• blackboard
,
• chalkboard

1. Sayfa sayfa

• Tebeşirle yazmak için

eşanlamlı:
• karatahta
,
• kara tahta

Examples of using

Tom wrote his name on the blackboard.

Tom tahtaya adını yazdı.

Tom can't see what's written on the blackboard.

Tom tahtada ne yazılı olduğunu göremiyor.

He drew two squares on the blackboard.

O tahtaya iki kare çizdi.

The teacher wrote his name on the blackboard.

Öğretmen tahtaya adını yazdı.

The teacher pointed to the blackboard.

Öğretmen tahtaya işaret etti.

I copied in my notebook whatever he wrote on the blackboard.

Tahtaya ne yazdıysa aynen defterime geçirdim.

I found my name written on the blackboard.

Adımın tahtaya yazıldığını buldum.

I'll write it on the blackboard.

Ben onu tahtaya yazacağım.

Look at the blackboard.

Tahtaya bakın.

What did he draw on the blackboard?

O, tahtaya ne çizdi?

Written on the blackboard was my name.

Tahtada yazılı olan benim adımdı.

Ann wrote something on the blackboard.

Ann tahtaya bir şeyler yazdı.

Look at the blackboard, everyone.

Herkes tahtaya baksın.

Compare your sentence with the one on the blackboard.

Cümleni tahtadakiyle karşılaştır.

Compare your translation with the one on the blackboard.

Çevirini tahtada olanla karşılaştır.