Translation meaning & definition of the word "bitch" into Turkish language
Türk diline "bitch" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bitch
[Dişi köpek]/bɪʧ/
noun
1. An unpleasant difficulty
- "This problem is a real bitch"
- synonym:
- bitch
1. Hoş olmayan bir zorluk
- "Bu sorun gerçek bir sürtük"
- eşanlamlı:
- fahişe
2. A person (usually but not necessarily a woman) who is thoroughly disliked
- "She said her son thought hillary was a bitch"
- synonym:
- cunt ,
- bitch
2. Tamamen sevilmeyen bir kişi (genellikle ama mutlaka bir kadın değil)
- "Oğlunun hillary'yi sürtük sandığını söyledi"
- eşanlamlı:
- kuku ,
- fahişe
3. Informal terms for objecting
- "I have a gripe about the service here"
- synonym:
- gripe ,
- kick ,
- beef ,
- bitch ,
- squawk
3. İtiraz için gayri resmi şartlar
- "Buradaki hizmet hakkında bir şikayetim var"
- eşanlamlı:
- sancı vermek ,
- tekmelemek ,
- sığır eti ,
- fahişe ,
- ciyaklamak
4. Female of any member of the dog family
- synonym:
- bitch
4. Köpek ailesinin herhangi bir üyesinin dişi
- eşanlamlı:
- fahişe
verb
1. Complain
- "What was he hollering about?"
- synonym:
- gripe ,
- bitch ,
- grouse ,
- crab ,
- beef ,
- squawk ,
- bellyache ,
- holler
1. Şikayet etmek
- "Ne hakkında bağırıyordu?"
- eşanlamlı:
- sancı vermek ,
- fahişe ,
- dırdır etmek ,
- yengeç ,
- sığır eti ,
- ciyaklamak ,
- göbek ağrısı ,
- seslenmek
2. Say mean things
- synonym:
- backbite ,
- bitch
2. Kötü şeyler söylemek
- eşanlamlı:
- kötülemek ,
- fahişe
Examples of using
I wonder if my mother is hiding something from me. She called me a "son of a bitch" today.
Annemin benden bir şey saklayıp saklamadığını merak ediyorum. Bugün beni "orospu çocuğu" diye çağırdı.