Translation meaning & definition of the word "bikini" into Turkish language

noun

1. An atoll in the marshall islands

• Formerly used by the united states as a site for testing nuclear weapons

synonym:
• Bikini

1. Marshall adaları'nda bir atol

• Eskiden abd tarafından nükleer silahları test etmek için bir yer olarak kullanılırdı

eşanlamlı:
• Bikini

2. A woman's very brief bathing suit

synonym:
• bikini
,
• two-piece

2. Bir kadının çok kısa mayosu

eşanlamlı:
• bikini
,
• iki parçalı

Examples of using

The pretty girl in the bikini is Tom's sister.

Bikinili güzel kız Tom'un kız kardeşidir.

I hear a lot of girls wear bikinis at that beach.

O sahilde çok sayıda kızın bikini giydiğini duyuyorum.

Mary's bikini bottom is black.

Mary'nin bikini altı siyahtır.

Judy decided to wear her new bikini.

Judy yeni bikinisini giymeye karar verdi.

The pretty girl in the bikini was an eye-opener on the beach.

Bikinili güzel kız sahilde bir göz açıcı idi.