Translation meaning & definition of the word "beforehand" into Turkish language
Türk diline "önceden" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Beforehand
[Önceden]/bɪfɔrhænd/
adjective
1. Being ahead of time or need
- "Gave advance warning"
- "Was beforehand with her report"
- synonym:
- advance(a) ,
- beforehand(p)
1. Zamanın veya ihtiyacın önünde olmak
- "Önceden uyarı ver"
- "Hazırdaki raporundaydı"
- eşanlamlı:
- avanş(a) ,
- öncekibeit(p)
adverb
1. Ahead of time
- In anticipation
- "When you pay ahead (or in advance) you receive a discount"
- "We like to plan ahead"
- "Should have made reservations beforehand"
- synonym:
- ahead ,
- in advance ,
- beforehand
1. Vaktinden önce
- Önceden
- "Ön ödediğinizde (veya önceden) bir indirim alırsınız"
- "İleri planlamayı seviyoruz"
- "Önceden rezervasyon yaptırmalıydı"
- eşanlamlı:
- önde ,
- önceden
Examples of using
Tom knew of the risks beforehand.
Tom önceden riskleri biliyordu.
How much of this did you know beforehand?
Önceden bunun ne kadarını biliyordunuz?
We must make arrangements with them beforehand.
Onlarla önceden hazırlıklar yapmalıyız.