Translation meaning & definition of the word "bat" into Turkish language
Türk diline "yarasa" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Bat
[Vurmak]noun
1. Nocturnal mouselike mammal with forelimbs modified to form membranous wings and anatomical adaptations for echolocation by which they navigate
- synonym:
- bat ,
- chiropteran
1. Membranöz kanatlar oluşturmak üzere modifiye edilmiş ön ayakları olan gece faresi memeli ve gezindikleri ekolokasyon için anatomik adaptasyonlar
- eşanlamlı:
- vurmak ,
- chiroptera
2. (baseball) a turn trying to get a hit
- "He was at bat when it happened"
- "He got four hits in four at-bats"
- synonym:
- bat ,
- at-bat
2. (beyzbol) bir hit almaya çalışan bir dönüş
- "O olduğunda yarasadaydı"
- "Dört at-yarasa dört isabet aldı"
- eşanlamlı:
- vurmak ,
- at bat
3. A small racket with a long handle used for playing squash
- synonym:
- squash racket ,
- squash racquet ,
- bat
3. Squash oynamak için kullanılan uzun saplı küçük bir raket
- eşanlamlı:
- squash raketi ,
- vurmak
4. The club used in playing cricket
- "A cricket bat has a narrow handle and a broad flat end for hitting"
- synonym:
- cricket bat ,
- bat
4. Kulüp kriket oynamak için kullanılır
- "Bir kriket sopasının dar bir sapı ve vurmak için geniş bir düz ucu vardır"
- eşanlamlı:
- kriket sopası ,
- vurmak
5. A club used for hitting a ball in various games
- synonym:
- bat
5. Çeşitli oyunlarda topa vurmak için kullanılan bir kulüp
- eşanlamlı:
- vurmak
verb
1. Strike with, or as if with a baseball bat
- "Bat the ball"
- synonym:
- bat
1. Vurun ya da beyzbol sopası ile sanki
- "Topla vuruş"
- eşanlamlı:
- vurmak
2. Wink briefly
- "Bat one's eyelids"
- synonym:
- bat ,
- flutter
2. Kısaca göz kırpmak
- "Bat kişinin göz kapakları"
- eşanlamlı:
- vurmak ,
- çırpınmak
3. Have a turn at bat
- "Jones bats first, followed by martinez"
- synonym:
- bat
3. Yarasa üzerinde dönüş yapmak
- "Önce jones yarasaları, ardından martinez"
- eşanlamlı:
- vurmak
4. Use a bat
- "Who's batting?"
- synonym:
- bat
4. Yarasa kullanmak
- "Kim vuruş yapıyor?"
- eşanlamlı:
- vurmak
5. Beat thoroughly and conclusively in a competition or fight
- "We licked the other team on sunday!"
- synonym:
- cream ,
- bat ,
- clobber ,
- drub ,
- thrash ,
- lick
5. Bir yarışmada veya dövüşte iyice ve kesin bir şekilde dövün
- "Pazar günü diğer takımı yaladık!"
- eşanlamlı:
- krema ,
- vurmak ,
- benzetmek ,
- dövmek ,
- kıvranmak ,
- yalamak