Translation meaning & definition of the word "bake" into Turkish language
Türk diline "fırın" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Bake
[Fırınlamak]/bek/
verb
1. Cook and make edible by putting in a hot oven
- "Bake the potatoes"
- synonym:
- bake
1. Sıcak bir fırına koyarak pişirin ve yenilebilir hale getirin
- "Patatesleri pişir"
- eşanlamlı:
- fırınlamak
2. Prepare with dry heat in an oven
- "Bake a cake"
- synonym:
- bake
2. Fırında kuru ısı ile hazırlayın
- "Pasta pişir"
- eşanlamlı:
- fırınlamak
3. Heat by a natural force
- "The sun broils the valley in the summer"
- synonym:
- broil ,
- bake
3. Doğal bir güçle ısı
- "Güneş yaz aylarında vadiyi süpürür"
- eşanlamlı:
- kavrulmak ,
- fırınlamak
4. Be very hot, due to hot weather or exposure to the sun
- "The town was broiling in the sun"
- "The tourists were baking in the heat"
- synonym:
- bake ,
- broil
4. Sıcak hava veya güneşe maruz kalma nedeniyle çok sıcak olun
- "Kasaba güneşte kavruluyordu"
- "Turistler sıcakta yemek pişiriyorlardı"
- eşanlamlı:
- fırınlamak ,
- kavrulmak
Examples of using
Tom can bake really good apple pies.
Tom gerçekten iyi elmalı turtalar pişirebilir.
Tom called Mary to ask her to help at the bake sale.
Tom Mary'yi fırın satışında onun yardım etmesini rica etmek için aradı.
Tom assumes Mary will be willing to help with the bake sale.
Tom Mary'nin fırın satışında yardım etmeye istekli olacağını farzediyor.