Examples of using
The nights are getting longer now that it is autumn.
Artık sonbahar olduğu için geceler uzuyor.
I love autumn.
Sonbaharı severim.
In autumn, the moon is very beautiful.
Sonbaharda ay çok güzel.
With this cool autumn wind blowing, we can feel the change of season.
Bu soğuk sonbahar rüzgarının esmesiyle mevsimin değiştiğini hissedebiliyoruz.
Kyoto is the most beautiful in the autumn.
Kyoto Sonbaharda en güzeldir.
The autumn was long and mild.
Sonbahar uzun ve ılımandı.
In autumn, the moon is really beautiful.
Sonbaharda ay gerçekten güzel.
He had a serious illness in the autumn of 1823.
1823 Sonbaharında ciddi bir hastalığı vardı.
María looked at the starry sky, with a quarter moon that illuminated that autumn night.
María, sonbahar gecesini aydınlatan çeyrek ayı bulunan, yıldızlı gökyüzüne baktı.
It rains in early autumn.
Sonbaharın başlarında yağmur yağar.
Children go back to school in autumn.
Çocuklar Sonbaharda okula geri giderler.
Which do you prefer, spring or autumn?
Hangisini tercih edersiniz, İlkbaharı mı yoksa Sonbaharı mı?
Do you like spring or autumn?
İlkbaharı mı yoksa sonbaharı mı seversin?
The leaves fall in autumn.
Yapraklar sonbaharda dökülür.
Leaves fall in the autumn.
Yapraklar sonbaharda dökülür.
Leaves fall in the autumn.
Yapraklar son baharda düşer.
In autumn, leaves fall from trees.
Sonbaharda, yapraklar ağaçlardan düşer.
In autumn some animals store food for the winter.
Sonbaharda bazı hayvanlar kış için yiyecek biriktirirler.