Translation meaning & definition of the word "arctic" into Turkish language
Türk diline "arktik" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Arctic
[Arktik]/ɑrktɪk/
noun
1. The regions to the north of the arctic circle centered on the north pole
- synonym:
- Arctic ,
- Arctic Zone ,
- North Frigid Zone
1. Kuzey kutup dairesi'nin kuzeyindeki bölgeler kuzey kutbu'nu merkez almıştır
- eşanlamlı:
- Arktik ,
- Arktik Bölge ,
- Kuzey Frijit Bölgesi
2. A waterproof overshoe that protects shoes from water or snow
- synonym:
- arctic ,
- galosh ,
- golosh ,
- rubber ,
- gumshoe
2. Ayakkabıları su veya kardan koruyan su geçirmez bir overshoe
- eşanlamlı:
- arktik ,
- kaloş ,
- golosh ,
- kauçuk ,
- casus
adjective
1. Of or relating to the arctic
- "The arctic summer"
- synonym:
- north-polar ,
- Arctic
1. Kuzey kutbu ile ilgili veya
- "Kuzey kutbu yazı"
- eşanlamlı:
- kuzey kutbu ,
- Arktik
2. Extremely cold
- "An arctic climate"
- "A frigid day"
- "Gelid waters of the north atlantic"
- "Glacial winds"
- "Icy hands"
- "Polar weather"
- synonym:
- arctic ,
- frigid ,
- gelid ,
- glacial ,
- icy ,
- polar
2. Aşırı soğuk
- "Arktik iklim"
- "Çok soğuk bir gün"
- "Kuzey atlantik'in engebeli suları"
- "Buzul rüzgarları"
- "Buzlu eller"
- "Kutup havası"
- eşanlamlı:
- arktik ,
- soğuk ,
- buzlu ,
- buzul ,
- kutup