Translation meaning & definition of the word "amaze" into Turkish language
Türk diline "amaze" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Amaze
[Şaşırtmak]/əmez/
verb
1. Affect with wonder
- "Your ability to speak six languages amazes me!"
- synonym:
- amaze ,
- astonish ,
- astound
1. Şaşkınlıkla etkilemek
- "Altı dil konuşabilme yeteneğin beni şaşırtıyor!"
- eşanlamlı:
- şaşırtmak ,
- afallatmak
2. Be a mystery or bewildering to
- "This beats me!"
- "Got me--i don't know the answer!"
- "A vexing problem"
- "This question really stuck me"
- synonym:
- perplex ,
- vex ,
- stick ,
- get ,
- puzzle ,
- mystify ,
- baffle ,
- beat ,
- pose ,
- bewilder ,
- flummox ,
- stupefy ,
- nonplus ,
- gravel ,
- amaze ,
- dumbfound
2. Bir gizem ol ya da şaşkın
- "Bu beni yener!"
- "Beni vur-cevabı bilmiyorum!"
- "Acı verici bir sorun"
- "Bu soru beni gerçekten sarstı"
- eşanlamlı:
- şaşırtmak ,
- gücendirmek ,
- yapışmak ,
- edinmek ,
- bulmaca ,
- gizemlendirmek ,
- bozmak ,
- yenmek ,
- poz vermek ,
- sersemletmek ,
- flummox ,
- bunaltmak ,
- şaşkınlık ,
- çakıl ,
- serseme çevirmek
Examples of using
You never cease to amaze me.
Asla beni şaşırtmaya son vermezsin.
Tom never ceases to amaze me.
Tom beni şaşırtmaktan asla vaz geçmez.