Examples of using
Tom is in plenty of danger already.
Tom zaten hayli tehlikede.
Tom has probably already finished his homework.
Tom büyük olasılıkla ev ödevini önceden bitirdi.
Tom has had plenty to drink already.
Tom'un zaten içecek çok şeyi vardı.
Tom has had plenty already.
Tom zaten bir sürü şeye sahipti.
Tom has already memorized the poem his teacher told him to memorize.
Tom öğretmeninin ezberlemesini istediği şiiri zaten ezberlemişti.
Tom has already hired a new lawyer.
Tom yeni bir avukat tuttu.
Tom has already gotten three threatening phone messages.
Tom zaten tehdit edici üç telefon mesajı aldı.
Tom has already done what he had to do.
Tom yapması gerekeni zaten yaptı.
Tom asked me if I had already paid the bill.
Tom bana daha önce faturayı ödeyip ödemediğimi sordu.
Tom and Mary already know each other.
Tom ve Mary zaten birbirlerini tanıyorlar.
Tom and I already know each other.
Tom ve ben zaten birbirimizi tanıyoruz.
You've already decided to quit, haven't you?
Zaten bırakmaya karar verdin, değil mi?
You've already decided to leave early, haven't you?
Zaten erken gitmeye karar verdiniz, değil mi?
You've already decided to go swimming, haven't you?
Zaten yüzmeye gitmeye karar verdiniz, değil mi?
You probably already knew that.
Muhtemelen bunu zaten biliyordun.
We've had this discussion already.
Biz bu tartışmayı zaten yaptık.
We've discussed this many times already.
Biz bunu zaten defalarca tartıştık.
We've already hired a lawyer.
Biz zaten bir avukat tuttuk.
We've already eliminated half the possibilities.
Biz zaten olasılıkların yarısını saf dışı bıraktık.
We have already reached an agreement.
Biz zaten bir anlaşmaya vardık.