Examples of using
Tom has agreed to pay us three hundred dollars.
Tom bize üç yüz dolar ödemeyi kabul etti.
Tom has agreed to help us.
Tom bize yardım etmeyi kabul etti.
Tom and Mary agreed on everything.
Tom ve Mary her şey üzerinde anlaştılar.
Tom agreed with me.
Tom benimle anlaştı.
Tom agreed with Mary.
Tom Mary ile anlaştı.
Tom agreed to do what we asked him to do.
Tom yapmasını istediğimiz şeyi yapmayı kabul etti.
We agreed it would be a small ceremony.
Bunun küçük bir tören olması konusunda anlaştık.
Tom has agreed to join our team.
Tom takımımıza katılmayı kabul etti.
Tom has agreed to join our team.
Tom ekibimize katılmayı kabul etti.
Tom has agreed to work for us.
Tom bizim için çalışmayı kabul etti.
Tom was glad that someone agreed with him.
Tom birisi kendisiyle aynı görüşte olduğu için memnundu.
Tom was glad that Mary agreed with him.
Mary kendisiyle aynı görüşte olduğu için Tom memnundu.
We agreed on 2:30.
2.30'da anlaştık.
I never agreed to anything like this.
Böyle bir şeyi asla kabul etmedim.
I've agreed to help Tom next weekend.
Gelecek hafta sonu Tom'a yardım etmeyi kabul ettim.
All depositors with over €100,000 in Southern Cypriot banks will now have to pay 9.9 percent levy on their savings as part of a €10 billion bailout plan agreed on Friday, March 15.
5 Mart Cuma günü kararlaştırılan 10 Milyar Avroluk kurtarma planı uyarınca Güney Kıbrıs bankalarında 100,000 avronun üzerinde parası bulunan mudilerin artık tasarrufları üzerinden yüzde 9.9 vergi ödemesi gerekecek.
I agreed to split the money with Tom.
Parayı Tom'la paylaşmayı kabul ettim.
I agreed to split the bill with Tom.
Faturayı Tom'la paylaşmayı kabul ettim.
I agreed to meet Tom in front of the station.
İstasyonun önünde Tom'u karşılamayı kabul ettim.
I agreed to help Tom.
Tom'a yardım etmeyi kabul ettim.