Translation meaning & definition of the word "adamant" into Turkish language
Türk diline "adamant" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Adamant
[Adamant]/ædəmənt/
noun
1. Very hard native crystalline carbon valued as a gem
- synonym:
- diamond ,
- adamant
1. Bir mücevher olarak değer verilen çok sert yerli kristal karbon
- eşanlamlı:
- pırlanta ,
- kararlı
adjective
1. Impervious to pleas, persuasion, requests, reason
- "He is adamant in his refusal to change his mind"
- "Cynthia was inexorable
- She would have none of him"- w.churchill
- "An intransigent conservative opposed to every liberal tendency"
- synonym:
- adamant ,
- adamantine ,
- inexorable ,
- intransigent
1. Haz, ikna, istekler, akıldan etkilenmez
- "Fikrini değiştirmeyi reddetmesinde kararlı"
- "Cynthia çok acınasıydı
- Hiçbirine sahip olamazdı" - w.churchill
- "Her liberal eğilime karşı çıkan uzlaşmaz bir muhafazakar"
- eşanlamlı:
- kararlı ,
- adamantin ,
- amansız ,
- uzlaşmaz
Examples of using
Tom was adamant.
Tom kararlıydı.