Translation meaning & definition of the word "acquaintance" into Turkish language
Türk diline "buluş" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Acquaintance
[Tanıma]/əkwentəns/
noun
1. Personal knowledge or information about someone or something
- synonym:
- acquaintance ,
- familiarity ,
- conversance ,
- conversancy
1. Birisi veya bir şey hakkında kişisel bilgi veya bilgi
- eşanlamlı:
- tanıma ,
- aşinalık ,
- yakınlık ,
- konuşkanlık
2. A relationship less intimate than friendship
- synonym:
- acquaintance ,
- acquaintanceship
2. Arkadaşlıktan daha az samimi bir ilişki
- eşanlamlı:
- tanıma ,
- tanışıklık
3. A person with whom you are acquainted
- "I have trouble remembering the names of all my acquaintances"
- "We are friends of the family"
- synonym:
- acquaintance ,
- friend
3. Tanıştığınız bir kişi
- "Tüm tanıdıklarımın isimlerini hatırlamakta zorlanıyorum"
- "Biz ailenin dostlarıyız"
- eşanlamlı:
- tanıma ,
- arkadaş
Examples of using
Mr. Smith is an acquaintance of hers.
Bay Smith onun bir tanıdığıdır.
Tom has a nodding acquaintance with Mary.
Tom'un Mary ile bir merhabası var.
He is not a friend, but an acquaintance.
O, bir arkadaş değil ama bir tanıdıktır.