Translation meaning & definition of the word "acceptable" into Turkish language

adjective

1. Worthy of acceptance or satisfactory

• "Acceptable levels of radiation"

• "Performances varied from acceptable to excellent"

synonym:
• acceptable

1. Kabul edilmeye değer veya tatmin edici

• "Kabul edilebilir radyasyon seviyeleri"

• "Performanslar kabul edilebilirden mükemmele kadar değişiyordu"

eşanlamlı:
• kabul edilebilir

2. Judged to be in conformity with approved usage

• "Acceptable english usage"

synonym:
• acceptable

2. Onaylanmış kullanıma uygun olduğuna karar verilir

• "Kabul edilebilir i̇ngilizce kullanımı"

eşanlamlı:
• kabul edilebilir

3. Meeting requirements

• "The step makes a satisfactory seat"

synonym:
• satisfactory
,
• acceptable

3. Toplantı şartları

• "Adım tatmin edici bir koltuk yapar"

eşanlamlı:
• tatmin edici
,
• kabul edilebilir

4. Adequate for the purpose

• "The water was acceptable for drinking"

synonym:
• acceptable

4. Amaç için yeterli

• "Su içmek için kabul edilebilirdi"

eşanlamlı:
• kabul edilebilir

Examples of using

That's just not acceptable.

Bu gerçekten kabul edilebilir değil.

Is this acceptable?

Bu kabul edilebilir mi?

This is acceptable.

Bu kabul edilebilir.

There's a fine line between what's acceptable and what's not.

Kabul edilebilirler ve edilemezler arasında ince bir çizgi vardır.

Tom's behavior wasn't acceptable.

Tom'un davranışları kabul edilebilir değildi.

Is this price acceptable?

Bu fiyat kabullenebilir mi?

Would this be acceptable to you?

Bu size göre kabul edilebilir mi?

He proposal was not acceptable.

Onun teklifi kabul edilebilir değildi.

His work was acceptable, but far from excellent.

Onun çalışması kabul edilebilir, ama mükemmel olmaktan uzak.

Driving after drinking alcohol is not acceptable behavior.

Alkol içtikten sonra sürüş yapmak kabul edilemez bir davranıştır.

Doing math is the only socially acceptable way to masturbate in public.

Hesap yapmak herkesin önünde tatmin olmanın kabul edilebilir tek sosyal yoludur.